Yakılınca kış günü ısınmak için ateş, Bir köz alıp gönlümden ateşe eyledim eş. Bilemedim bir volkan olduğunu içimin, Dozu fazla yüksekmiş bu zamânsız seçimin! Şâirlik bu ya gûyâ, fona bir müzik koydum, Merâk uyansın derken, hayli gümbürtü duydum. Nazarları âfâka dağıtmaya taş attım, Sesleri duymak için kulak üstüne yattım. Gelen ba’zı seslere baktım da garîb
Ekrem Abi yeniden kamçıyı almış ele, Şevk atının yolunda kesmiş yine kurdele. Ben de sesleniyorum áşık kardeşlerime, Gelin halay çekelim, Arş’a çıksın gulgúle! Kur’ân Nûru 6.000 sayfa rafa yakışır, Şâkirdler nasıl olsa o tarafa bakışır; Biz verelim halayın ta gözüne kardaşlar, Durgun sular elbette dura dura kokuşur! “25. Söz”de yazılanlar bize ne! Kur’ân hocalarındır, onlar